“CUMHURİYET POLİS MERKEZİ AMİRLİĞİ İNŞAATINDA TARİHİ AKADEMİNİN TEMEL KALINTILARI VAR”

Nilgün KAYA

Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği temel kazısı ve inşaat çalışmalarının yapıldığı alanda tarihi Ayvalık Akademisinin temel kalıntıları ortaya çıktı.

Kentin en eski okullarından olan, 2021 yılında binadaki eskime gerekçesiyle yıkılan Cumhuriyet İlkokulu alanında yapımına başlanan Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği binası, tarihi Ayvalık Akademisi temellerinin bulunmasına rağmen uzman gözetimi olmaksızın temel kazısı yapılması ve beton dökülmesi nedeniyle tartışma yarattı. 29 Ekim tarihinde yıkılarak tartışmalara neden olan Cumhuriyet Okulu yerine yapılacak İlçe Emniyet Müdürlüğü Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği binasının temel kazısı geçen hafta içinde yapıldı.

Tescilli yapılar arasında ve tarihi Ayvalık Akademisinin temelleri üzerinde yapılan kazı çalışması sırasında Müze Müdürlüğünden bir uzman bulunmaması eleştirilere neden olmuş, Ayvalık Tabiat Derneği, ‘tarihi geçmiş dikkate alınsın’ diyerek Ayvalık Kaymakamlığı, Müze Müdürlüğü ile Balıkesir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğüne dilekçe vermişti.

Konuyla ilgili bir eleştiri de UNESCO Dünya Kültür Mirası listesindeki Nemrut Dağı heykelleri başta olmak üzere araştırma ve çalışmalarıyla ülke ve Ayvalık’ın kültürel mirasının korunmasına katkı veren ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Neriman Şahin Güçhan ‘dan geldi. Güçhan, uzman bir isim olarak alanda yapılan tahribat ve sonuçlarına değinirken, Ayvalık’ta tarihi mirasın koruma ve onarımı konusunda ki tabloyu da ortaya koydu.

“KURUL, PARSELDEKİ TEMELLER VE YAPI İZLERİNİN KORUNMASI İÇİN TALEPTE BULUNDU MU?”

Gazete Ayvalık’a yaptığı açıklamada Güçhan, “Bu parsel eski Ayvalık Akademisi’nin bulunduğu parsel, parselde akademinin temelleri ile alttan akan dereyi denize bağlayan kemerler var. Arkada akademinin parçası olması muhtemel İlçe Halk Eğitim merkezi eski binası ne durumda bilmiyorum. Acaba kurul bu tarihi parseldeki temeller ve yapı izlerinin korunması için bir talepte bulundu mu? Yıkılan Cumhuriyet okulunun yerine okul da olmayan yeni bir bina yapılması ise alanın işlevsel sürekliliğini de yok ediyor. Ayvalık’taki tüm tarihi okul yapıları sözde kültürel amaçlı işlev değişiklikleri ile öğrencilerin elinden alınıyor. Oysa bu mekanlar, çocukların kent tarihi ile ilişki kurdukları, kültürel mirası deneyimledikleri en önemli ve nitelikli mekanlar. Böylece Ayvalık nesillerdir devam eden bir başka önemli özelliğini daha yitiriyor. Oysa öğrencilerin tarihi yapılarda okuyarak büyümesi onların kentle ilişki kurmaları için en önemli araçlardan biri. Ayvalık Akademisi yerine yapılan binanın mimarı kim bilmiyorum ama dokuya uyumlu olduğuna kim karar verdi çok şaşırdım. Uyumu bırakın, çok niteliksiz, neo-klasik mimari hakkında bir bilgisi olmayan bir mimarın elinden çıkmış, neo-klasik formları ölçek ve oran olarak dahi taklit edemeyen bir yapı. Deprem bölgesinde böyle ince, üç kat yüksekliğinde sahte iki kolon yapıp üzerine de bir pediment ekleyince bir bina maalesef dokuya uyumlu olmuyor. Bu tür yapılar ancak “kitsch” olarak tanimlanabilir. Yani olmaya çalıştığı şeyin aşağı düzey bir kopyası. Ayvalık Unesco Dünya Miras listesine girmeyi istiyorsa sadece tarihi yapıları ile değil, yeni inşa edilen nitelikli mimari örneklerle bunu başarabilir. Bu da maalesef kamu eliyle alınan kötü kararlarla birlikte, niteliksiz bir yapı olarak Ayvalık’taki niteliksiz yapı stoğuna ekleniyor. Üstelik önemli bir kamu yapısı ve kamu kaynakları kullanılarak bu yapılıyor. Bir meslek insanı olarak kaybedilen bu fırsatlar için çok üzgünüm. Artık kentte bu tür niteliksiz kamu yapılarının inşa edilmemesi için bir Kent Estetik Kurulu’nun kurulması gerekli. Ayvalık tarihi ve mimari duyarlılığı olmayan karar vericilerin ve bu tür mimari ürünler üreten vasat mimarların estetik anlayış ve beğenilerine terk edilemeyecek kadar çok değerli” dedi.

“BU MÜDAHALEDEN SONRA BÖLGEDEKİ YAPILARIN ALTINDA SU SEVİYESİ YÜKSELECEK, ALT KATLAR NEMLENECEK”

Güçhan, “Temel çukurunun batı çeperinde (yol kenarı değil, tam karşı çeper) kesilmiş tuğla kemer kalıntıları görülüyor, yol kenarında, tonozların hizasında ise kesilen tuğla duvarlar çimentolu sıva ile sıvanarak kapatılmış, zemine de beton dökülmüş ana ortadan su çıktığı için o kısım açık bırakılmış. Akademi binası ve bu alandaki yapılar 19 yy da dere yatağı üzerine inşa edildiği için, bu parselde derenin denize ulaşımını sağlayan dev tuğla tonozlar vardı , şimdi yapılan bu yıkımla tonozlar kesilmiş ve yok edilmiş oldu, nitekim inşa alanının ortasından şu anda su çıktığı görülüyor. Bu müdahaleden sonra bölgedeki yapıların altında su seviyesi de yükselecek, alt katlar daha da nemlenecek, ama çevredeki sakinler bunun nedenini bilemeyecek.” dedi.

1803 yılında Rum Okulu olarak yapılan, Mübadeleden sonra 1923 yılında ‘Erkek Mektebi İptidaisi’ adıyla üç sınıflı ve üç derslikli olarak eğitime başlayan, 1924-1925 eğitim- öğretim yılında Birinci Erkek Numune Mektebi olan, Numune Teşkilatı kaldırılınca da 1926-1927 eğitim-öğretim yılında Cumhuriyet İlkokulu adını alan okul 2021 yılında binasındaki eskime gerekçesiyle kapatılmıştı.