CONTAXİS KARTPOSTALLARINDAKİ AYVALIK’IN 110 YILLIK TARİHİ

Nilgün KAYA

Ayvalık ve yurt genelinde yakın tarih ve arkeoloji üzerine araştırmalar yapan Taylan Köken, Ayvalık’ın 110 yıllık tarihini, geçmişte kentte yayıncılık yapan Contakis’in kartpostalları ile anlattı.

Fotoğraf: Güner Oskan

Dr. Özkan Arıkantürk’ün Antik Numismatik ve Ayvalık Bölgesi Sikkeleri sunumuyla başlayıp Hayri Kaan Köksal’ın Ayvalık tarihinin en çok konuşulan konulardan biri olan Kuruluş Dönemi ve Özerklik meselesiyle devam eden Ayvalık Tarihi Üzerine Notlar 3’sü, ÇYDD Eğitim Evi’nde, 26 Temmuz Cuma günü düzenlendi. ‘Contaxis kartpostallarındaki Ayvalık’ başlıklı sunumda,  Serdar Yazgan’ın Contaxis kartpostal koleksiyonundan örneklerini gösteren Taylan Köken, Jean D. Contaxis’in en eskisi 1903 yılına tarihlenen kartpostalları ve Avrupa şehirlerine gönderilen kartpostallardaki yazışmaları hakkında bilgi verdi.

 

BİR ZAMANLAR AYVALIK…

Aziz Nicolas Manastırından Paleo Bahçe Sokağı ve Meydanına,  bir zamanlar tüm heybetiyle Ayvalık’ı izleyen Profiti İlias Kilisesi’nden Melekler Körfezine Ayvalık’ın tarihi mekânları ve doğal güzelliklerinin yer aldığı kartpostallar, bu kartpostallara yazılan notları aktaran Köken, bu mekânların günümüzdeki durumu üzerine de bilgi verdi.

Fotoğraf: Güner Oskan

 

Köken, “Contaxis kartpostallarında da yazdığı gibi bir editördür. Bir fotoğrafçıyla anlaşarak Ayvalık ve çevresinde manzara ve önemli yapıların fotoğraflarını çekmiş, belki bu fotoğrafların içinde de yer almış, alt bilgilerini yazmış ve kartpostal olarak basmıştır. Osmanlı’nın dağılması üzerine farklı yerlerden buraya gelen mübadil aileler, işte bu dingin, huzurlu ve hazır kenti buldular. Kimi uyum sağladı ve burada kökleşti, kimi sağlayamadı göç etti. Tam da yeni bir ülke yeni bir cumhuriyet kurulurken, kentin bu topraklarında yeşermiş olan sosyal, ticari ve iktisadi yaşama uyum sağlayanlar başarıyı yakaladı ve kentlerine sahip çıktılar. Her şeyin ekonomiye bağlı olduğu bu sert yer kürede, doğaya, denize, zeytine, mübadele adetlerine, kent kültürüne, koruma anlayışına, tarihi mirası sahiplenen ve onun için mücadele eden ve etmeye devam eden Ayvalıklılara selam olsun” dedi.

Sahillerinde demirlemiş izbandut denilen küçük yelkenli tekneleri, denize uzanan bir burnun ucunda bulunan yalnız bir yel değirmeni, müşteriler, aşçılar, garsonlar, kafe sahiplerinin doldurduğu masaları sokaklara taşan meyhaneleri ile Ayvalık’ın geçmişine yolculuk yaptıran söyleşi, ilçede ilk olması açısından da ilgi topladı.