AYVALIK BELEDİYE MECLİS ÜYESİ OVA, PARTİSİNDEN İSTİFA NEDENLERİNİ AÇIKLADI

Nilgün KAYA

CHP’den Ayvalık Belediye Meclis üyesi olarak seçilen, Belediye Encümen Üyesi, Belediye Meclis Hukuk Komisyonu Üyesi, Plan Bütçe Komisyonu Üyesi olarak görev yapan Ufuk Ova, partisinden istifa etmesiyle ilgili nedenlerine yönelik yazılı açıklama yaptı.

12 Şubat tarihinde CHP’den ayrılarak ‘Halkın Meclis üyesi’ olarak görevine devam edeceğini sosyal medya üzerinden duyuran Ufuk Ova, istifa gerekçelerini açıkladı.  Yazılı açıklamasını ‘Ayvalık Belediye Meclisi Halkın Üyesi’ olarak yapan Ova, “30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinden yaklaşık 1 yıl önce o tarihlerde Ticaret Odası Başkanı olan Rahmi Gençer’in, ‘30 Mart’ta CHP Ayvalık Belediye Başkan adayı olacağını’ belirterek şahsımı da ‘ekibinin içinde görmek istediği’ yolundaki ısrarlı teklifleri sonucu, kendisine bu süreçte destek olacağım sözünü vermiştim. Hiçbir ön koşul ve talepte bulunmadan verdiğim bu sözün arkasında durdum. Aralık 2013 yılında Rahmi Gençer’in Ayvalık CHP Belediye Başkan Adayı olduğunun resmen açıklanması ile başlayan seçim sürecinde kendisine Meclis Üyeliği ya da başkaca bir beklentim ya da sıralama dayatmamın olmasının söz konusu bile olamayacağını belirterek koşulsuz desteğimi sundum. Bunun sonunda herkesin malumu olduğu üzere Kontenjan listesinde yer alarak 30 Mart 2014’te CHP Belediye Meclis Üyesi olarak seçildim ve Belediye Encümen Üyesi, Belediye Meclis Hukuk Komisyonu Üyesi, Plan Bütçe Komisyonu Üyesi olarak görev yaptım. Gene gündemi yakından takip eden Ayvalıklı hemşerilerimin bildiği üzere 12 Şubat 2018 tarihinde CHP’nden ayrılarak bundan böyle “Halkın Meclis Üyesi” olarak görevime devam edeceğimi kamuoyuna duyurdum” dedi.

“AYVALIK BELEDİYESİ TEK ADAM ANLAYIŞI VE BUNUN SONUCUNDA KÖTÜ YÖNETİLİYOR”

12 Şubat tarihinde aldığı kararın, ‘bir somut durumun, bir sonucun açıklanması’ olduğunu ifade eden Ova, açıklamasında, nedenlerin sadece bir kısmını ‘bir görev olduğu inancıyla’ paylaşacağını belirtti.  Ova, “Napolyon, komutanına sormuş; “Savaşı neden kaybettik?..” Komutan cevaplamış; “Majeste, bunun 3 tane sebebi var!..” Napolyon emretmiş; “Saymaya başla!..” Komutan başlamış; “Bir, barutumuz bitmişti!..” Napolyon konuşmayı bitirmiş; “Yeter, öteki sebepleri saymana gerek yok’  Bu doğrultuda en son söyleyeceğimi en başta söylemek gerekirse,  Ayvalık Belediyesi, Belediye Başkanı Rahmi Gençer tarafından  “Tek Adam Anlayışıyla” ve bunun doğal sonucu olarak kötü yönetiliyor. Belediye Başkanı Rahmi Gençer göreve geldiğinden itibaren Belediyeyi ve Parti İlçe Örgütünü kendi şirketi gibi gören bir anlayışla yönetmek istemiş ve ne yazık ki son zamanlarda bunu da becermiştir. Ayvalık Belediyesi Yönetimi, bu yönetim anlayışına bağlı olarak başlangıçta yani 30 Mart 2014 öncesi İlçemizde mevcut köklü sorunları çözme taahhüdünü yerine getirememesi bir yana bu sorunlara pek çok yenilerini de eklemiştir. Ayvalık Belediyesi hatalı Bütçe yönetimi, hizmet önceliklerinin belirlenmesinde yapılan hatalar nedeniyle ve bu tek benci yönetim anlayışı ile ne yazık ki bir adım ileri gidemez. Bu yolda ki makul önerilerimiz dahi Başkan tarafından muhalefet gibi algılanmış, kendi düşüncesi dışındaki her türlü görüş ve öneriyi husumet gibi gören bir duvara çarpmıştır” dedi.

“İSTİHDAM YARATMA ADETA ULUFE DAĞITILIRCASINA YAPILIYOR”

Ova, “Gayrimenkul zengini Belediyelerden biri olan Ayvalık’ta bu mülklerin gelirlerinin olması gerektiği kadar ya da hiç toplanamamasına bağlı olarak müthiş bir kaynak israfı söz konusudur. Ne yazık ki bu konuda hiç bir irade ortaya konmamaktadır. Belediye olarak istihdam yaratılması elbette istenilen ve beklenen bir uygulamadır. Ancak Ayvalık Belediyesinde bu uygulama adeta Ulufe dağıtırcasına yapılmaktadır. Siyaseten Parti içinde güç kazanmak, tek adamlığa karşı çıkılmasının önüne geçmek için Taşeron üzerinden istihdam edilen bazı kimselerin, Belediye Bütçesinde kambur olması bir yana bunların getirdiği külfet nedeniyle, gerçekten çalışan, üreten, alın teri döken emekçilere aylarca maaş ödenememektedir. Büyükşehir Yasası ile pek çok hizmet ve gelir (Ulaşım, Su, Atık su, Ana arter yollar, Hal, Mezbaha, v.b.) Büyükşehir’e devir olunması sebebiyle Kapatılan Altınova ve Küçükköy Beldeleri ile Ayvalık Belediyesinin 30 Mart 2014 öncesi istihdam ettiği toplam taşeron personel sayısı azalması bir yana daha da artmıştır. Mevcut görev ve gelir azalırken, personeldeki izah edilemeyen bu artışın doğal sonucu gerçek çalışanların alın terlerinin karşılığını alamamasıdır. Taşeronda çalışan işçilerin parasının ödenmemesi bir yana maaşları devlet tarafından yatırılan Memurlara dahi düzenli maaş ödemesi yapılamamaktadır. Tüm bu mağduriyetlere çare olmayacaksa Ayvalık Belediyesinin çok değerli mülkleri neden satılmıştır? Kaldı ki bu mülklerin satışa çıkartılması için meclisten yetki alınması esnasında mülklerden elde edilecek gelirin eski otogar alanına yeni Belediye Hizmet Binası yapımı için kullanılacağı vaat edilmiştir. Hizmet binasından eser olmaması bir yana işçiye olan borç bile ödenemediğine göre bu kaynağın nereye gittiğini bilenimiz var mı?”

“İKTİDAR MAKAMI ÇARE ÜRETME YERİDİR, BAHANE ÜRETME DEĞİL”

“Hiç kimsenin 30 Mart’ta devir alınan borç mazeretine sığınma hakkı yoktur. Zaten göreve bu durum bilinerek ve buna çare olunacağı vaadiyle gelinmiştir. İktidar makamı çare üretme yeridir, bahane üretme değil. Ayrıca bunun çok basit bir yolu var. Ayvalık Belediyesi, Altınova ve Küçükköy Belde Belediyelerinin 30 Mart 2014 itibariyle Ayvalık Belediyesine devir olan olan borçları ve malları ile bu gün itibariyle Ayvalık Belediyesinin mevcut borçları ile mallarının toplamını açıklarsınız olup biter. Örneğin 30 Mart 2014 tarihinden itibaren İller Bankasına ne kadar yeni borç yapıldı ve ne kadar borç ödendi.? Bununla da bağlantılı olarak, Ayvalık Belediye Meclisinin ilk yılında hibe olarak devir aldığı Güzel Ayvalık Şirketinin, amacı dışında kullanıldığı yolunda ciddi tereddütlerim olup, bu yolda yapılan hiçbir görüş bildirimine karşılık bulunamamıştır. Büyükşehir Belediyesi ile olan ilişkilerde ve Büyükşehir Belediye Meclisinde temsilde Ayvalık ve Ayvalıklının haklarının korunmasında gerekli duruş sergilenememiştir. Ne yazık ki bu kötü yönetim anlayışının doğal sonucu olarak yönetim adil olmaktan uzaklaşmıştır. Belediyenin yetki kullandığı her branşta hemşerilerimize eşitlik ilkesi uyarınca ayrımsız hizmet sunulması gerekirken, karar ve yönetim mekanizmalarında, kriterlerini yalnızca başkan ve adamlarının bildiği, çifte standart egemen olmuştur. Tüm bu olumsuzlukların kaynağı olan Yönetime, ‘Dur’ demesi gereken parti örgütü ve meclis grubu ne yazık ki dayatmalar karşısında bu zihniyete direnememiştir”

“İSTENMEYEN ADAM OLDUM, DIŞLANDIM”

Açıkladıklarının istifa sürecini oluşturan nedenlerden kamuoyu önünde tartışılabilecek olanlarından birkaçı olduğunu belirten ve istifasını kaçınılmaz kılan kişisel nedenlere de değinen Ova “ Hukuk ve Plan-Bütçe Komisyonundaki üyeliğim nedeniyle meclis gündemindeki bazı konularda, ileride hukuken meclise ve partiye, fiilen de Ayvalık’ın menfaatlerine zarar vereceği kaygısıyla muhalefet şerhi koymam nedeniyle, başkanın gözünde bir anda istenmeyen adam oldum. Bunun sonucu komisyon belirlemelerinin yapıldığı grup toplantısında “Ufuk Bey, eğer bir daha şerh koymayacağınıza söz verirseniz sizi komisyona yazarım” söylemine muhatap oldum. Hukuka, ahlaka aykırı ve tamamıyla anti demokratik bu teklifi elbette reddettiğim için, bundan böyle hiçbir komisyonda tek adamın emri doğrultusunda görevlendirilmedim. Parti içinde her türlü siyasi faaliyetten dışlandım. Diğer tüm üyelerin telefonla ya da mesajla davet edildiği toplantılara çağrılmaz oldum. Referandum sürecinde Sandık görevi dahi verilmediği gibi, Whatsapp gurubundan da çıkartıldım. Disipline sevk edilerek ihracım dahi istendi. Yaklaşık bir yıl önce Meclis Gurup toplantısında Başkanın sözlü saldırısına maruz kaldım. Tüzük gereği Toplantıya başkanlık etmesi gereken Sayın Ahmet Toker’e müdahale etmesi yolundaki ricalarım muhatabın çaresizliği ile karşılıksız kaldı. Benim bir hiç olduğumu söyleyerek parmak sallaması bir tarafa tüm gurup üyelerinin gözü önünde yaşanan bu olaya karşı yasal haklarımı kullanmak için yaptığım başvuru üzerine, biri hariç, o toplantıda bulunan arkadaşlarımın tümünün özgür iradeleri ile ifade verememesi, yaşananları inkâr etmesiyle kendimden çok onlar adına üzülmeme neden oldu. Her şeyi bilen tek adamın emriyle yaklaşık bir yıldır gerek parti ve gerek meclis çalışmalarında dışlanmış olmama rağmen, çok önceden almak zorunda kaldığım istifayı, öncesinde Referandum sürecinde Cumhuriyet Halk Partisi ve Hayır bileşenlerine zarar vermemek, sonrasında da ülkenin zorlu gündemi içinde kısır çekişmeler gibi algılanacak polemiklerden partiyi korumak amacıyla hep öteledim. Bu süreçte yaşananları gerek partimin ilçe ve il yöneticilerine ve gerekse genel başkan yardımcısı ve grup başkan vekili düzeyinde genel merkeziyle paylaştım. Ancak herhangi bir karşılık bulamamam karşısında istifa kaçınılmaz oldu” dedi.

“İSTİFAMIN MI YOKSA TEK ADAMIN İCRAATLARININ MI CUMHURİYET HALK PARTİSİNE DAHA ÇOK ZARAR VERDİĞİNİ ZAMAN GÖSTERECEK”

CHP’nden istifa ettiğimi açıklaması üzerine sosyal medya üzerinden yapılan bir kısım yorumlara da yanıt veren Ova, “Beni Belediye Meclis üyeliği görevine partimin taşıdığı, bu nedenle meclis üyeliğinden de istifa etmem gerektiği yolunda eleştiriler yer aldı. Öncelikle her türlü görüş ve eleştiriyi saygıyla karşıladığımı belirtmek isterim. Ancak ben meclis üyeliğini bir görev olarak kabul ettiğim için sürdürmem gerektiği inancındayım. Belediye meclis üyeliği teklifini sadece ismimin önüne mevcut pek çoğunun yanına bir etiket daha eklemek için değil, bu güne kadar içinde yoğrulduğum Ayvalık’a ve Ayvalıklılara birikimim el verdiği kadar katkı sunabilmek için kabul ettim. Bu görevi sürdürdüğüm sürece tek önceliğim Ayvalık oldu. Onun için de aldığım her karar, attığım her adımda birileri istiyor ya da istemiyor bakmaksızın, Ayvalık için doğru olup olmadığını sorguladım. Bu görevi yaparken de hiçbir kişisel çıkar hesabı içinde olmadım. Zaten bugün belediyede egemen olan baskıya direnebilmemin asıl sebebi budur. Belediye meclis üyesi olmam sebebiyle hiçbir konuda maddi bir çıkarım da olmamıştır, beklentim de. Benim için bu makamın yaşadığım kente ve hemşerilerime hizmet etme dışında bir karşılığı olamaz. Bu nedenledir ki Bbelediye meclis üyesi olarak verdiğim hizmet karşılığı, yasal olarak Belediye Mali Hizmetler Müdürlüğü tarafından şahsıma ödenen huzur hakkının karşılığı olan 3.080,00TL. nı Ayvalık’a hizmet etmenin maddi bir karşılığı olmaz inancıyla 1.080,00TL.’nı (09.06.2016 Tarihinde) makbuz karşılığı Partim CHP İlçe Örgütüne, 1.000,00 TL.’nı Atatürkçü Düşünce Derneğine ve kalan 1.000,00 TL.’nı da (20.06.2016 Tarihinde) Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğine bağışladım. Hiçbir karşılık beklemeksizin, yaşadığım kente hizmet etmem için şahsıma verilen bu görevi sonuna kadar sürdürmeyi hemşerilerime karşı bir borç olarak kabul ettiğim için meclis üyeliğinden istifa etmememin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Kaldı ki Ayvalık’a, Belediye Meclis Gurubumuza, temsil ettiğim siyasi partiye zarar vereceği inancında olduğum bir takım başkanlık kararlarına katılmadığım için gelinen bu süreçte, istifamın mı yoksa tek adamın icraatlarının mı Cumhuriyet Halk Partisine daha çok zarar verdiğini zaman gösterecektir. Bunu Ayvalık halkının takdirine bırakarak, Halkın Meclis üyesi olarak görevimin başında olduğumu bu vesile ile bir kez daha değerli hemşerilerime arz ederim” dedi.