BALIKESİRLİ BABA VE 12 YAŞINDAKİ OĞLU, CUMHURİYET’İN 100. YILINI EVEREST DAĞI’NDA KUTLADI

Nilgün KAYA

Almanya’nın Heidelberg şehrinde yaşayan Balıkesirli Halil Fehmi Dağ, oğlu Ernes ile birlikte Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılı anısına dünyanın zirvesi kabul edilen Everest tepesine yolculuk yaptı. Yıllardan beri babasıyla birlikte dünyanın çeşitli zirvelerine giden 12 yaşındaki Ernes Dağ, Everest ana kampına giden en genç Türk oldu.

Balıkesir’in Gömeç ilçesi Karaağaç Mahallesi’nde doğan, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ve bir bankada genel müdür olarak görev yaptıktan sonra Almanya’ya yerleşen Halil Fehmi Dağ, gezmeye ve dağlara olan tutkusunu oğlu aktardı. Baba oğul, Cumhuriyet’in 100. yıldönümünü Everest ana kampına tırmanarak kutladı. İzlanda’da Sneffels yanardağı ile 2962 metre ile Almanya’nın en yüksek dağı olan Zugspitze Dağının da aralarında bulunduğu çok sayıda dağa tırmanan Halil Fehmi Dağ, oğlu  Ernes Elias ile  birlikte Everest ana kampına yaptığı yürüyüş ve tırmanışı Nisan ayında gerçekleştirdi.

Baba Halil Fehmi Dağ ve oğlu Enes Dağ

“DÜNYANIN ÇEŞİTLİ ZİRVELERİNE TIRMANDIK”

Yaşamı ve oğlu ile birlikte gerçekleştirdiği Everest ana kampı yürüyüşü hakkında bilgi veren Dağ, “Benim gezme tutkum ortaokul çağlarında atlas kitaplarını keşfetmekle başlıyor. O yıllarda atlas kitabından kıtaları, ülkeleri, başkentleri ve ülke bayraklarını ezberleyerek bir gezme merakı oluştu bende. Yine o yıllarda sevdiğim bir bayraktı Nepal bayrağı. Dünyanın en yüksek dağı Everest’in Nepal de olduğunu o yıllarda öğrendim. Ve ölmeden evvel Everest’e tırmanmayı hep istedim. Lise ve üniversite yıllarında Türkiye’yi bisiklet tren ve otostop ile gezdim. Doğu Karadeniz dışında gezmediğim yer kalmadı. Üniversite bitirdikten sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında ve bir bankanın genel müdürlüğünde çalıştım. Masa başı işin hayallerimi gerçekleştirmede bir engel olduğunu gördüm ve istifa ettim. İstanbul’un kalabalığından da çok bunalmıştım. Herşeyimi satıp Kafkasya’ya attım kendimi. 3 ay Türki Cumhuriyetlerini gezip Hindistan a gittim. 3 4 ay Hindistan’ı karış karış gezdim. Hindistan’da hem hinduizmi hem budizmi hem de kendimi keşfettim. Mal mülk edinme arzusu, gösteriş gibi kavramlardan ruhumu arındırdım. Hindistan’dan Nepal’e ve Everest’e gidecektim fakat rahatsızlanınca Türkiye’ye geri dönmek zorunda kaldım. 2009 yılında eğitim amaçlı Almanya’ya geldim. Sonrasında evlenip Almanya’da yaşamaya başladım. Almanya’ da bisiklet ile 7 ülke 7 başkent gezdik. Sonra oğlum 5 yaşındayken Heidelberg den bisikletle İsviçre’nin Genf şehrine kadar gittik. Vevey de bulunan Charlie Chaplin’in mezarını ziyaret ettik. Fırsat buldukça gezip yeni yerler ve kültürler ile tanıştık. 40 ‘tan fazla ülkeyi gezdik ve gezmeye devam ediyoruz. Dağları ve volkanik oluşumları çok seviyoruz İsviçre Alpleri’nde, İtalya’nın Dolomit dağlarına treking ve tırmanışlar yaptık. İtalya’da ki Vezüv ve Etna yanağına İzlanda’da ki Fagradalsfjall yanardağı, Krafla ve Hekla yanardağlarına tırmandık. Jules Verne nin Dünyanın Merkezine Yolculuk kitabında geçen ve İzlanda da bulunan Sneffles yanardağına da tırmandık. Ağustos ayında Almanya’nın en yüksek dağına Zugspitze (2962 m) tırmandık.

“35 YILLIK HAYALİMİ OĞLUMLA BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRDİK”

Nisan ayında 12 yaşındaki oğlumla önce Yeni Delhi sonra Kathmandu’ya uçtuk. Ve 5 saat süren tehlikeli bir otobüs yolculuğundan sonra Kathmandu dan Ramechhap havalimanına geldik. Ramechhap havalimanından da dünyanın en tehlikeli hava limanı olan Lukla ya uçtuk. Bu uçuşumuzda bindiğimiz uçak büyük bir teneke parçası gibiydi. Her yeri yerinden çıkacakmış gibi titriyordu. Yürüyüşümüz Lukla şehrinden başladı ve 10 gün boyunca dağları tırmanarak Everest Basecamp a ulaştık. Oğlum yediği besinden zehirlendi vücudu halsiz düşünce bu sefer yüksek irtifa hastalığına yakalandı. Bu nedenle bazı günler yürümekte zorlandık. Fakat pes etmedik ve 5364 metrede ki Everest Basecamp ulaştık. Oğlum 12 yaşında ve Everest Basecamp a çıkan en genç Türk oldu. Yine o bölgede yürüyüşçülerin çıktığı 5644 metredeki Kalapathar zirvesine, sabahın üçünde,eksi 7 derecede tırmanıp güneşin Everest dağından doğuşunu seyrettik. Kalapathar zirvesi Everest’in çıplak gözle görülebildiği en iyi yer. 35 yıllık hayalimi oğlumla birlikte gerçekleştirdik. Biz bu yürüyüşümüzü memleketimizi bize bırakan şehitlerimizin ve Cumhuriyetimizin 100 yılı anısına gerçekleştirdik. Türk bayraklarımızla Everest basecamp a kadar gittik. Ayrıca Oğlum Everest Basecamp da melodikasıyla Mozart in ‘Türk Marşını’, ‘İzmir Marşını’ ve ‘Uzun ince bir yoldayım’ türküsünü çalarak kısa bir konser verdi. Himalayalar bizi büyüledi. İki küçük çocuğum daha var. 10 yıl sonra onlarla tekrar Everest’e gitmeyi planlıyoruz.” dedi.