Sahtekâr firmalar ‘Ayvalık’ adıyla aldatıyor

Fotoğraf: Kadri Kaya

AYVALIK’TAN ZEYTİNYAĞ SAHTEKÂRLARINA TEPKİ

Nilgün KAYA

Zeytinyağı’nda ‘Ayvalık’ adını kullanarak sahtekârlık yapanlara Ayvalık Ticaret Odası ile zeytin sektörünün tanınmış isimlerinden tepki geldi.  Sahtekârlığın insan sağlığı başta olmak üzere haksız rekabet, dış pazarda prestij kaybı gibi ciddi sonuçları olduğunu söyleyen ATO Başkanı İbrahim Kantarcı, firmaları mahkemeye vermeyi planladıklarını açıkladı. Kantarcı, firmaların ticaretten men edilmesi ve ağır para cezaları ödemesi için bakanlık nezdinde girişimde bulunacaklarını belirtti.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yaptığı denetimler sonucunda belirlediği sahte yağ satan firmaları 18 Aralık tarihinde açıkladı. Gıdada tağşiş ve taklit yapan 96 firmaya ait 150 parti ürünün teşhir edildiği listede, Taklit ve tağşiş yapılan ürünler arasında ilk sırada zeytinyağı yer aldı. Teşhir edilen firma ve ürünlere bakıldığında sahte zeytinyağı üretiminin İzmir, Aydın, Denizli, Hatay, Manisa Akhisar’da yoğunlaştığı görülüyor. ‘Zeytinyağı’ sattığını söyleyerek pamuk, kanola, aspir,mısır gibi yağlı tohumlardan elde edilen yağları sızma zeytinyağı olarak piyasaya süren sahtekar firmaların yoğun olarak ‘Ayvalık’ adını kullanması dikkati çekerken Ayvalık’tan bu sahtekarlığa tepki geldi.

“AYVALIK’IN ŞANSSIZLIĞI, ZEYTİNYAĞI DENİLİNCE AKLA AYVALIK’IN GELİYOR OLMASI”

Sağlık için önerilen zeytinyağının, diğer yağlara göre fiyatının yüksek olması nedeniyle taklit ve tağşiş yapanlar için en cazip ürün olarak öne çıktığını belirten Ayvalık Ticaret Odası Başkanı İbrahim Kantarcı, “Ayvalık’ın şanssızlığı var burada. Şanssızlığı şu; Türkiye’de zeytinyağı denilince akla Ayvalık geliyor. Akla Ayvalık gelince de bu işleri yapan kötü insanlar da biz ‘Ayvalık ismini koyalım. Piyasada Ayvalık yağı daha çok satılıyor, daha çok prim yapıyor’ diye düşünüyor.  Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek gerek. Bu firmaların Ayvalıkla ilgisi yok. Ayvalık zeytinyağları Türkiye’nin en iyi zeytinyağlarından bir tanesi olduğu ve Türkiye’nin ilk coğrafi işaretli zeytinyağı olduğu için ismi kullanılıyor. Biz, bu 4 firmayı avukatımıza bildirdik, ama bizim firmayı kapatma, denetleme, ceza kesme, ticaretten men etme yetkimiz yok. Biz sadece yetkili mercilere ihbar ediyoruz. Avukatımız aracılığı ile firmalara yazı yazdık. Mahkemeye verebiliriz, araştırıyoruz. Bunun en kestirme yolu Bakanlığın kötü niyetli insanlara karşı çok ciddi yaptırımda bulunması. İlk yaptığınızda ticaretten men edeceksiniz. Ağır para cezası da olacak. ‘Firma ben bunu yaparsam işim bitti’ demeli” dedi.

“COĞRAFİ İŞARETE VE ÜRETİM ADRESİNİN AYVALIK OLUP OLMADIĞINA BAKIN, YAĞI AYVALIK’TAN ALIN”

Tüketicileri Ayvalık zeytinyağı konusunda tüyo veren ATO Başkanı İbrahim Kantarcı, “Ayvalık Ticaret Odası’nın coğrafi işaretini gördükleri yağı almalılar. İkincisi tanınan firmalardan almalılar. Ayvalık’ta bu işi yapan 30’a yakın butik firmamız var. Ayvalık ‘ta satış yeri olan firmalarımızın hepsi güvenilir. Bir de etikete baksınlar, üretim adresinin Ayvalık olması lazım. Ayvalık dışındaki ulusal firmalardan bahsetmiyorum. Tabii  fiyatta çok önemli. Çok ucuz olması soru işareti” diyerek uyardı.

“TÜRKİYE BU FİRMALARI GÖZDEN ÇIKARMALI”

Taklit ve tağşişin insan sağlığı yönünden ele alınması gerektiğini belirten Kantarcı, “ İnsan sağlığına yararı fazla, hastalıklara karşı koruyucu bir besin olan zeytinyağının taklit ve tağşiş olarak satılması insan sağlığına büyük zarar. Bakanlık 558 bin 551 firmayı denetlemiş bunlardan 8 bin 551 adet idari para cezası kesilmiş demek ki yüzde 66’da 1’e gelen bir oran söz konusu ve bu ciddi bir oran. Avrupa Birliğine çıktığınız zaman böyle bir şey yok.  Kesilen idari para cezası ise 14 bin 669 lira. Zeytinyağı konusunda ise daha çok tağşiş yapılmakta. Zeytinyağının içine başka bitkisel yağlar karıştırılıyor. Dökme ayçiçeği yağının litresi 3 lira. Dökme natürel zeytinyağının litresi ise 12-15 lira civarında. 10 tonluk bir tankerde 140 bin liralık maliyet var ötekinde 30 bin liralık bir maliyet var. Arada 110 bin lira gibi bir rakam söz konusu. Art niyetli insanlar 110 bin lira para kazanacak diye ceza için her seferinde 14 bin lira verir. Ülkemizde taklit ve tağşiş konusunda gıda ürünlerinde insan sağlığı ile oynayan ciddi bir yanlış var bu durum bir de İhracatta prestij kaybımıza yol açıyor. Biz tarıma dayalı sanayide gelişmek istiyoruz. Bu gelişmeyi sağlamamak için prestij kaybetmemiz lazım. İhracat yaptığınız ülkeler gelip sizi izliyor. Gıda ürünlerindeki bu kadar sahtekârlık oluyorsa soru işareti ortaya çıkıyor ve dış pazarda güvenirliğinizi yitirmiş oluyorsunuz.  Bu durumun önlenmesinde birinci konu cezaların ciddi olarak arttırılması. 2-3 misli değil öyle bir arttırmalısın ki yapan bir daha doğrulmasın.  Bu firmaları gözden çıkarmalıyız. Belki yüzde bir bu firmalar. Bu firmaları gözden çıkararak Türkiye bir şey kaybetmez, çok şey kazanır. Öyle yasalar getirmeliyiz ki bu firmalar bir daha ticaret yapamasın. Cezalar çok yetersiz. Çok azınlıkta olan firmaların yaptığı sahtekârlık haksız rekabeti ortaya çıkarıyor ve işi ciddi yapan firmalar çok zarar görüyor. Yeni çıkacak Fikir ve Sanayi haklarının korunması kanunu bekliyoruz bu konuda” dedi.

“AYVALIK, ZEYTİNYAĞININ ADI, KALİTENİN TADI”

Ayvalık adının dünyada zeytinyağına bir adres olduğu için kullanıldığına dikkat çeken Özgün Zeytin Zeytinyağı A.Ş sahibi Ahmet Sucu, “2 milyon zeytin ağacı olan Ayvalık, Türkiye’de zeytinyağının tadı olmaktadır. Tüketiciye inandırıcılıkta ve kaliteyi ispatlamakta Ayvalık adı öne çıkıyor. Ayvalık’ta çok iyi bir mahsulde üretilen zeytinyağı 7-8 bin ton iken bu tip firmaların ‘Ayvalık’ta üretildi, Ayvalık’ta dolduruldu’ demesiyle rakam 18-20 bini buluyor. Bu işin ticaretini yaparken Ayvalık adının kullanılmasının nedeni, zeytinyağında Ayvalık adı ve tadı bir güvence olduğu için. Bugün Akhisar’da, Çanakkale’de, Edremit’te sıkılmış yağlarda Ayvalık’a satılmaya geliyor, ya da sıkılmaya geliyor. Ayvalık’ın ayrı bir özelliği var çünkü. 1960-1970’li yıllarda Ayvalık’ta zeytinyağında 18 büyük marka vardı. Ayvalık’ın yıllardır önde gittiği ve önde taşıdığı bir bayrak var bu konuda. Ayvalık, zeytinyağının adı, kalitenin tadı. Hırsızlarda bundan pey buluyor. Çalmak istemeleri bundan” dedi.

“AYVALIK YAĞI, ANZER BALININ YAŞADIĞI ŞANSSIZLIĞI YAŞIYOR ŞU AN”

Ayvalık’ın tanınmış zeytinyağı butik üreticilerinden Has Ada sahibi Hakan Gülören ise, “Zannediyor ki tüketiciler bu firmalar Ayvalık’ta ama bu firmalar Ayvalıkla ilgili değil. Sahte yağlar burada üretilmiyor sadece Ayvalık’ın adı kullanılıyor. Ayvalık bu konuda popüler olduğu için tağşiş yapanlar ismini kullanıyor. Bunun insanlarda güvensizlik ortamı oluşturacağını düşünüyorum. Satışı zorlaştırır. Anzer balı gibi örneğin, Ayvalık’ta şu an Anzer balının yaşadığı şanssızlığı yaşıyor.  Bu yağlar Ayvalık yağı diye tanıtılıyor. İçinde Ayvalık yağı yok. Zeytinyağı bile yok. Ayvalık, bu tehlikeyi önlemek için coğrafi işareti çıkardı. Butik üreticilerimiz marka olma yolunda, bizim gibi. Tüketiciler de güvendiği yağı almalı. Coğrafi işareti mutlaka olsun” dedi.

Zarbalı Zeytinyağı Fabrikasının sahibi Gülden Sarıbaş,  “Yaptırım ve denetimlerin arttırılması gerekir. Cezalar mutlaka artmalı ve müşterinin güveni tekrar sağlanmalıdır” dedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın açıkladığı listeye göre;  İzmir Torbalı’da üretilen ve içinde tohum yağları tespit edilen ‘Ayvalık Hasat’ markalı zeytinyağı piyasaya  ‘Naturel sızma zeytinyağı’ olarak sunuluyor. Manisa Akhisa’da üretilen ‘Gurme Ayvalık’ markalı Naturel sızma zeytinyağı olarak piyasaya arz edilen üründe de tohum yağları tespit edildi.  Denizli’de üretilen ve piyasaya ‘Ayvalık Naturel’ markasıyla sunulan sızma zeytinyağlarının da aslında zeytinyağı olmadığı, tohum yağları tespit edilmesi nedeniyle teşhir edildi.  Burada dikkat çekici olan ise, işletmenin Ayvalık’ta görünmesine rağmen, dolum yerinin Denizli Pamukkale’de olması. Teşhir edilen ve marka olarak ‘Ayvalık Naturel’ adını kullanan bir başka üretici firma ise Aydın Efeler’de faaliyet gösteriyor. Çanakkale’de üretilen ve bakanlık tarafından teşhir edilen bir başka ürün ise, ‘Ayvalık Safir Naturel’ markası ile tüketiciye sunulan sızma zeytinyağı.