Nilgün KAYA
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Partisinin Ayvalık İlçe Başkanlığı binasını açmak üzere Ayvalık’a geldi. Dövizin 11 liraya yükselmesini eleştiren İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘Çakma ekonomist’ derken yargının bağımsız olması gerektiğine vurgu yaptı.
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Ayvalık’ın ana arteri Atatürk Caddesi’nde Partinin Ayvalık İlçe Başkanı Şevket Postacı, ilçe teşkilatı ve partililer tarafından karşılandı. Talatpaşa Caddesi’ndeki esnafları ziyaret ederek Fevzipaşa Mahallesi Cumhuriyet Caddesi’ndeki ilçe başkanlığı binasının açılışını yaptı.
Binada partililerle kısa süre görüşme yapan Muharrem İnce, Cumhuriyet Meydanı’na geçerek sahildeki çay bahçelerinde oturan vatandaşlarla çay içip sohbet etti. Vatandaşlar yoğun ilgi gösterdikleri Muharrem İnce ile fotoğraf çektirmek için yarıştı. İlçe Başkanlığı binası açılışından önce bir açıklama yapan Muharrem İnce, “Faizleri iki puan düşürdüler ama döviz kurları yükselmeye devam ediyor. Bu Erdoğan’ın faiz takıntısı, ekonomiye ideolojik yaklaşması memleketin başına bela oluyor. Ya enflasyon düşmemiş, sen daha önce bunu denedin. Faizleri bir puan düşürdün döviz yüzde 10 arttı. Şimdi iki puan düşürdün bunun çözüm olmadığını geçmişte öğrenmiş olman lazım. Sen piyasanın koşullarını bilmiyorsun, çakma ekonomistin sen çakma. Senin bu takıntıların milleti sefalete, yoksulluğa sürüklüyor. Denenmiş bir şeyi deniyorsun. Bunu deneyeceğine hukuk devletini dene. Bağımsız yargı için uğraştığını söyleme, uğraş. ‘Merkez bankası başkanım’ deme bunları yaparsan bir ışık görülebilir ama aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek akıllı insanların işi değildir. Erdoğan’ın bu takıntısı başımıza bela olacak. 85 milyona bela olacak. Erdoğan kendisi bir sorun zaten, memleketin önündeki en büyük sorun Erdoğan. Bunun sorun çözmesi mümkün değil. Her gün yoksullaşıyoruz, ekonomimiz her gün daralıyor. Buradan çıkışın yolu hukuk devletidir. Tekrar tekrar söylüyorum. Eğer bir ülkede HSK üyeleri sayın genel başkanımla konuştum, ona danışarak istifa ettim diyorsa, saraydan talimat bekliyorsa, sarayın yargı kolu gibi çalışıyorsa o memlekette sefalet, yoksulluk kaçınılmazdır. Türkiye’de bunu düzeltmenin yolu yargıyı düzeltmekten başlar. Israrla söylüyorum. Bu memlekete en büyük kötülüğü siyasiler değil yargıçlar, hakimler yapıyor. Dolar 11 lira olduysa birinci suçlusu yargının teslim olmuş olması. Yargı adam gibi olsa her şey rayına girer. Dış piyasalara güven gelir. Yabancı yatırımcı gelir. Bunlar olmadığı için ne yazık ki yoksullaşıyoruz. Türkiye’nin acilen risklerini azaltması lazım. Merkez bankası başta olmak üzere diğer kuruluşların bağımsız olması lazım. Kamu ihale kanunun yeniden düzenlemek lazım. Kısa vadede ise iyice yoksullaşan milletimizin önünde bir kara kış var. Kara kışta doğalgazdaki KDV’yi sıfırlamak lazım. Elektrik faturalarındaki sayaç okuma bedelini ve TRT payını kaldırmak lazım ki bir miktar insan bu konuda rahatlasın.
İki tane derdimiz vardır. Bunlardan biri ekonomidir. Tenceredir, mutfaktır. Öbür derdimiz ise Türkiye’nin etrafının sarılmasıdır. Dış politikadaki yanlışlıktır. Nükleer silahlarla tehdit edilen bir ülke olduk artık. Bu ikisini konuşmamız lazım. Ekonomiyi, çiftçiyi, emekliyi, mutfağı, tencereyi konuşmamız lazım. Dış politikadaki yalnızlaşan Türkiye’yi konuşmamız lazım. Öyle memurlara talimat vermekle siyasi cinayetleri gündeme getirip iktidarın ekmeğine yağ sürmekle olmaz. Bu ülkede siyasi cinayetler olmuştur geçmişte. Uğur Mumcu, Tahir Elçi, Bahriye Üçok, gibi pek çok insanlar katledilmiştir. Bunlar doğrudur ama durup durup dururken bu kadar pahalılığın ortasında, insanlar kirasını ödeyemez, öğrenciler yurt bulamazken bunu gündeme getirmek iktidarın ekmeğine yağ sürmektir. Tam da iktidarın istediği bir şeydir. Ayrıca on büyükelçi Türkiye ile ilgili bir açıklama yaptılar. Türkiye bağımsız bir devlettir. Başka ülkelerin büyükelçilerinden talimat alacak halimiz yok ama yargıda bağımsız değildir Türkiye’de. Bunu da bilmemiz lazım. O büyükelçilere de şunu söylemek istiyorum. Siz sözde demokrasiden yana gibi görünüyorsunuz ama bu açıklamalarınızla Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Gizli Erdoğan destekçisi gibi oluyorsunuz. Çünkü biz bu ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin demokrasisi ile ilgili söz söylediğimizde Erdoğan’da alıyor eline mikrofonu büyükelçilerle bunlar aynı düşünüyor deyip bizi suçluyor. Doğru değil, biz kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz inşallah.” Dedi.
Muharrem İnce, sahilde vatandaşlarla sohbetin ardından İzmir’e gitmek üzere ilçeden ayrıldı
