DP İSTANBUL İL BAŞKANI EKREM ERAY ARDA, “AYVALIK, KIYMETİNİ TAM OLARAK BİLEMEDİĞİMİZ BİR BÖLGEDİR”

Nilgün KAYA

Demokrat Parti İstanbul İl Başkanı, İstanbul Büyükşehir ve Çekmeköy Belediye Meclis Üyesi Ekrem Eray Arda Ayvalık’ta ziyaret ve temaslarda bulundu.

İki günlük Ayvalık ziyaretinin ilk gününe merkezi ve yerel yönetim ziyaretleri ile başlayan Ekrem Eray Arda, ilçe Emniyet Müdürlüğüne de uğradı. Demokrat Parti ilçe yöneticileri ile görüşen Arda, esnaflarla da sohbet etti.

“AYVALIK, KIYMETİNİ TAM OLARAK BİLEMEDİĞİMİZ BİR BÖLGEDİR”

‘Dostane’ bir düşünceyle Ayvalık’a geldiğini ifade eden Ekrem Eray Arda, “Ben Ayvalık’ı çok severim. Ayvalık’ın havası, dokusu bana inanılmaz bir atmosfer katar. Bence Türkiye’nin en kıymetli noktalarından biridir Ayvalık ve Kaz dağları bölgesi. Kıymetini maalesef tam olarak bilemediğimiz bölgedir. Tabi Ankara’daki merkez siyasetin yereldeki bazı şeylerden uzak olmasının da Ayvalık’ın hak ettiği değeri görememesinde belki etkisi olmuştur.” ifadelerini kullandı.

“AYVALIK’IN ÇOK CİDDİ TRAFİK VE OTOPARK SORUNU VAR”

Kentin sorunları konusundaki görüşlerini açıklayan Arda, “Ayvalık’ın bence çok ciddi bir trafik ve otopark sorunu var. bu sorunların çözümü de Ankara’dan geçiyor. Ankara’daki arkadaşlar biraz daha yakın olurlarsa bölgeye, en azından vatandaşa kulak verecek halde olurlarsa zannediyorum ki Ayvalık, ülkenin incilerinden biri olan Ayvalık hak ettiği değere kavuşacaktır.” dedi. Arıtma tesisinin kapalı olmasını da eleştiren Ekrem Eray Arda, “Çok üzücü ve düşündürücü şeyler. Hem Büyükşehir özelinde hem de Çevre Şehircilik Bakanlığı olarak. Ankara’daki iktidar partisi bakanlıklarının bölgeye yeteri kadar ilgi göstermediğini görüyorum. Tabii ki Türkiye Cumhuriyeti gibi koskocaman memleketi yönetmek kolay iş değil ama zaten buna talipseniz bunların hepsinin hazırlıklarını yaparak gelmeniz lazım. Umuyorum ki Ayvalık hak ettiği değere kavuşacaktır. Memleketin hemen hemen her köşesi çok kıymetlidir. Biz bunların kıymetini bildiğimiz sürece bizim aslında en büyük sanayimiz turizmdir. Bizim bunu daha efektif kullanmamız lazım. Aynı zamanda üretim ve kalkınma üzerine olan Demokrat Parti kültürünün sözde değil, Sayın Cumhurbaşkanımız kimi zaman merhum başvekilimiz Adnan Menderes’ten saygıyla söz eder ama onun saygı göstermesi gereken husus başına gelen badire değildir, saygı göstermesi gereken husus o düşüncenin Türkiye Cumhuriyeti devletine kattığıdır. Kalkınma hareketi ve üretimidir. Merhum Demirel’in, merhum Özal’ın bu ülkeye kattığı değerlerin tamamı Demokrat Parti kültürünün değerleridir. Bunun da asıl temelinde Mustafa Kemal Atatürk’ün son başbakanı olan Celal Bayer’in ön ayak olmasından kaynaklanmaktadır. Atatürk ilke ve inkılaplarının ışığında ilerleyen bir partidir. Topluma farklı lanse edilse de buradaki dokuda yaşayan insanların bildiği gibi memlekette bilmeyen insanlara da anlatacağız bunu. Geçmişte neler yaptığını bu zihniyetin ve bu kültürün. Partilerin isimleri değişebilir ama parti kültürü bir mirastır. Yolundan ilerlediğimiz siyasilerin bize bıraktığı miras doğrultusunda biz de memleketimize, insanlığa hizmet etmek için bu yola çıktık. Ben İstanbul’dan geldim ama Türkiye’de yaşanan badirelerin en büyüğünü İstanbul’da hissediyoruz. İstanbul’da neredeyse nefes almanın dahi para olduğu günlere geldik ve nefes aldığımızda oksijen alamıyoruz, boğuluyoruz. Denizlerimize yaşanan felaketleri görüyorsunuz. Buralara gelmemesi için dua ediyoruz. Bunların hepsinin çözümü var. bunların hepsi için zamanında alınması gereken önlemler vardı ama doğaya değer vermemek üzere, rant üzerine kurulmuş olan yönetim şekilleri uzun vadede doğaya, insanımıza zarar veriyor. Paris İklim Anlaşmasını çok önemsiyorum. Uygulamaya geçmeyen G20 ülkeleri içinde bir tek Türkiye var. Bütün dünya global ekonomisini bu husus üzerine geliştirir, bu dengeler üzerine kurarken maalesef biz otobüs kaçıran çocuklar olacak vaziyette gözüküyoruz. Bu memleket bir daha buna razı olmayacaktır. Bu çocuklar bu otobüsü kaçırmamak üzere yola çıkmıştır.” dedi.