“YAPILAMAYAN DERSLERİN TELAFİSİ MÜMKÜNDÜR ANCAK TEK BİR CANIN TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYACAKTIR”

Nilgün KAYA

Eğitim- Sen, Eğitim- İş ve Türk Eğitim- Sen Ayvalık Temsilcilikleri, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptıkları ortak açıklamada, bakanlık tarafından verilen söze rağmen yüzyüze eğitim öncesi köy öğretmenleri dışında öğretmenlere asi yapılmadığına dikkat çekildi.

Yapılan açıklamada, ” 2 Mart Salı günü itibariyle tüm okul öncesi eğitim kurumlarında, ilkokullarda, 8 ve 12. sınıflarda ülke genelinde yüz yüze eğitime başlanacağı, düşük ve orta riskli olarak tanımlanan illerde tüm okul öncesi eğitim kurumlarında, ilkokullarda, ortaokullarda ve liselerde yüz yüze eğitimin  gerçekleştirileceği,  yüksek ve çok yüksek riskli olarak tanımlanan illerde yüz yüze eğitime; okul öncesi eğitim kurumlarında tam zamanlı,  ilkokullarda seyreltilmiş gruplar halinde haftada iki (2) gün, 8. ve  12. sınıflarda seyreltilmis olarak ,yüz yüze eğitime başlayacağına yer verilmiştir. Balıkesir ilimiz yüksek riskli iller arasında yer aldığı için seyreltilmiş olarak 2 Mart tarihinde eğitim öğretime başlanmıştır. Yüz yüze eğitime başlamadan önce de tüm öğretmenlerin aşılanacağı bizzat  Milli Eğitim Bakanı tarafından ifade edilmiştir. Ancak, gelinen aşamada köylerde çalışan öğretmen arkadaşlarımızın dışındaki öğretmenler  henüz aşı olmadı.

Eğitim çalışanları olarak uygun şartlar oluşturulması halinde öğrencilerimizle yüz yüze eğitim yapmak en büyük arzumuzdur. Ancak COVID-19 Virüsü salgının risk teşkil ettiği koşullar ortadan kalkmamış, kamuoyuna duyurulmasına rağmen eğitim çalışanlarının 1. doz aşıları dahi tamamlanmamış, salgının yayılmaması için  eğitim  çalışanlarının korunmasını sağlayıcı tedbirler alınmamıştır.  Bu durum başta bizlerin, öğrencilerimizin, ailelerimizin , öğrenci velilerinin ve toplumun sağlıklı yaşam hakkını tehdit etmektedir.  Risk altındayız. Kaygılıyız.

Şöyle ki; Anayasanın 2. Maddesine Sosyal devlet ilkesi gereği sağlıklı olma ve sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı tüm yurttaşların Anayasal hakkıdır. Anayasanın 17. Maddesinde, Herkesin, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğu; 56. Maddesinde,  herkesin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu, Devlet’in herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamakla yükümlü olduğu hüküm altına alınmıştır.  Devletin yükümlülüğü, kişilerin ruhen ve bedenen sağlıklı yaşamasını, sağlıklarını tehdit eden risklerden korunması için gerekli önlemleri almayı da içermektedir.

Önlemler alınmadan böylesine bir risk altında görev yapmamız sağlıklı yaşam hakkımiza  müdahaledir. Bizlerin, aile bireylerimizin, öğrencilerimizin ve öğrenci velilerimizin hastalanması haline idarenin hukuksal sorumluluğu açıktır.

Balıkesir ili Pandemi verilerine göre çok yüksek riskli iller arasında yer almaktadır. İlçemiz okullarında da vaka sayıları günden güne artış göstermekte bizlerin ve diğer eğitim bileşenlerinin kaygıları her geçen gün artmaktadır. Son bir hafta içersinde bize ulaşan bilgilere göre yedi okulumuzda öğrenci ve öğretmen olmak üzere yedi vaka bilgisi gelmiştir. Salgın hastalıktan korunmak, en azından hafif atlatabilmek için iki doz aşının yapılması ve bağışıklık sağlanması için belirli bir sürenin geçmesi zorunludur. Halen aşı olmadik.  Tarafımiza aşı randevusu dahi verilmedi.

Açıklanan nedenlerle telafisi imkansız mağduriyetlerin oluşmaması için; her iki doz aşının bir an önce yapılmasını talep ediyoruz. Biz, eğitim çalışanlarına bir gün dahi beklenmeden derhal aşı yapılmasını istiyor, ortaya çıkabilecek olumsuzluklar icin  şimdiden yetkilileri uyarıyoruz. Ayrıca aşılamada sadece öğretmenlerden söz edilmiş. Oysa okul idarecisi, yardımcı personeli, memuru, öğrencisi ile bir bütündür ve aşılama bütün eğitim çalışanları için programlanmalıdır. Yüz yüze eğitim kararı ve yapılacak yüz yüze sınavlar okullardaki tüm emekçilerin aşılanması tamamlanana ve gerekli önlemler alınana kadar ertelenmelidir. Eğitimdeki öğrenim kayıplarımız büyük. Bunun farkındayız ama gerekli telafi programları hayata geçirilerek öğrenim kayıpları giderilebilir. Biz eğitim emekçileri olarak çocuklarımızın öğrenme kayıplarını gidermeye hazırız. Yapılamayan derslerin telafisi mümkündür. Ancak tek bir canın bile telafisi mümkün olmayacaktır.”denildi.