Nilgün KAYA
Ayvalık’ta, Kent Konseyi tarafından düzenlenen protesto yürüyüşünde, Kadına yönelik şiddetin son bulmasını isteyen vatandaşlar, devleti kadını koruyucu kanunları etkin olarak uygulamaya çağırdı.
Öğretmen Evi önünden Cumhuriyet Meydanına doğru yapılan yürüyüşte, ‘Öldüren sevgi istemiyoruz’, ‘ Kadına şiddeti durduracağız’ ‘Kimsenin namusu olmayacağız’, ‘ yaşasın kadın dayanışması’ ‘Kadına yönelik şiddete son’ sloganları atan kadınlara, ilçedeki çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi erkekler ile yoldan geçen araçlardaki vatandaşlar korna çalarak, kafelerdeki vatandaşlar da alkışlarla destek verdi.
“BU KADINLAR, TOPLUMUN YÜZLERCE YILDIR KADINLARA BİÇTİĞİ ROLLER YÜZÜNDEN ÖLDÜRÜLDÜLER”
Cumhuriyet Meydanı’nda Ayvalık Kent Konseyi tarafından yapılan açıklamada, “Emine Bulut’a yapılan saldırının hemen ardından medyaya yansıyan görüntülerde kadın cinayetlerinin ne kadar vahşi ve acımasızca işlendiğini bir kez kanıtladı. Emine’nin katlediliş şekli kadınlara olan nefretin ve ayrımcılığın ne kadar derinleşmiş olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Emine Türkiye’de 2010’dan bu yana öldürülen 1964 kadından yalnızca biri. Ne yazık i bu sayı her gün artıyor. Öldürülen kadınların kimi evli oldukları erkekler tarafından, kimi boşandıkları eşleri tarafından kimi abisi, babası damadı, sevgilisi tarafından öldürüldüler. Erkekler tarafından öldürüldüler. Kadınlar üzerinde sonsuz söz söyleme ve karar verme yetkisini kendinde gören erkekler tarafından namus, ahlak ve kıskançlık gibi asla kabul edilemeyecek gerekçelerle hayattan koparıldılar. Bu kadınlar temelde yalnızca bireysel anlamda sevgi öfke ya da kıskançlık gibi nedenlerle değil toplumun yüzlerce yıldır kadınlara biçtiği roller nedeniyle öldürüldüler. Devlet yaşanan cinayetler sonrası yalnızca soruşturmalar yürütüp failleri cezalandırarak üzerinden sorumluluğu atamaz. Devletin bu cinayetlerin önüne geçmek için üzerine düşenleri yerine getirmesi gerekir. Her şeyden önce kadını özgür bir birey olarak görebilmesi kutsal bilinen ailede yuvalar yıkılmasın diye şiddeti meşrulaştırılmasına göz yummaması gerekir. 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanunu etkin olarak uygulaması gerekir. Bizler artık başka kadın cinayetleri yaşanmasını istemiyoruz. Devletin boşanmayı önleyen çalışmalar yürütmesini değil kadın yararına politikalar üretmesini istiyoruz. Bizler kadın cinayetlerine sessiz kalmıyoruz. Katilin en ağır şekilde cezalandırılmasını ve bir daha kadın cinayetlerinin yaşanmamasını istiyoruz” denildi.
