“ŞİDDET VE TECAVÜZE KARŞI TAVİZSİZ MÜCADELE İSTİYORUZ”

Nilgün KAYA

Kadınların uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen Ayvalık’ta yaşayan kadınlar, kadınların şiddet dolu bir hayat mahkum edilmesine karşı çıkarken kadına ve çocuklara yönelik şiddet ve tecavüzlerle tavizsiz mücadele istedi.

Perşembe günü saat 17.30’da meydanda yapılan etkinlikte, ilçedeki çeşitli siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin de aralarında bulunduğu Ayvalık’ta yaşayan kadınlar, açıklama yaparak hem sorunlarını hem de taleplerini gündeme getirdi.

 

Nebahat Gülhan tarafından okunan açıklamada, daha adil eşit ve özgür bir dünya için alanlarda buluşarak sözü örgütlediklerini ve mücadeleyi yükselttiklerini belirten Gülhan, “Çünkü 8 Mart hem evde hem işyerinde yaşamı her gün yeniden üreten, emeğiyle var olan ve var eden kadınlara adanmış bir gündür. 161 yıl önce ‘eşit işe eşit ücret’ talebiyle greve giden New Yorklu kadınların isyanı bu yıl da dünyanın dört bir yanından kadınların eşitsizliğe, şiddete, militarizme, savaşa ve sömürüye karşı ‘Artık yeter’ isyanıyla büyüyor” dedi. Dünya Ekonomik Forumunun Küresel cinsiyet uçurumu 2017 raporuna göre son 10 yılda cinsiyetler arasındaki uçurum dünya ölçeğinde giderek açıldığı, Türkiye’nin eşitlik tablosunda 144 ülke arasında 131. Sırada yer aldığını kaydeden Gülhan, “Birleşmiş Milletler verilerine göre dünyada kadınların yüzde 35’i fiziksel-cinsel şiddete maruz kalıyor. Türkiye’de 2017 yılında 409 kadın öldürüldü, 387 çocuk cinsel istismar yaşadı. 10’u babası tarafından olmak üzere 20 çocuğun öldürüldüğü basına yansıdı. 12-18 yaş arası kız çocukları hamile bırakılıyor. Hastaneler bu suçu bildirmiyor. Güvenlik güçleri kadınları korumak yerine şiddet uygulayan erkekle arasında arabuluculuk rolü oynuyor. Şiddet vakaları ölümle sonuçlanmadıysa çoğu kez basit yaralanma şeklinde tutanaklara geçiriliyor” dedi.

Savaş yaşanan bölgelerde kadınların şiddet, taciz ve tecavüzü daha ağır yaşadığını belirten Gülhan, “Kadınları şiddet dolu bir hayata mahkum eden arabuluculuk uygulamalarına din görevlilerini telkinle görevlendiren aile politikalarına, adaletsiz yargı kararlarına, iyi hal ve haksız tahrik indirimlerine son verilmesini istiyoruz.  Çocukların istismar edilmesinin önüne geçecek koruma programının hayata geçirilmesini istiyoruz. Eğitim, sağlık, sosyal hizmet alanlarında çocukla için etkin koruma politikalarının uygulanasını, çocuk yaşta evlilikle tavizsiz bir mücadele yürütülmesini istiyoruz. Bölgede barış, ülke içinde huzur ve güvenlik istiyoruz. Kadınların sesinin aha da kısılmasına sebep olan, sorunlarımızı görünmez hale getiren savaş politikalarına son verilmesini, savaşa harcanan bütçenin kadınların ve çocukların ihtiyaçları için kullanılmasını istiyoruz” dedi.